Tüketici veya ihtiyaç kredisiyle döviz alma konusunda yasal bir engel bulunmamaktadır. Döviz satın almak isteyip tasarrufu olmayan kişiler dolar ve euro fiyatlarının artışa geçeceği düşüncesiyle kredi kullanarak döviz satın alabilmektedir.
Tüketici ve ihtiyaç kredileri mevcut yasal düzenlemeye göre en fazla 36 ay taksitli olarak çekilebilmektedir. Vade arttıkça ödenecek faiz miktarı da artmaktadır.
Döviz fiyatının artmasıyla birlikte krediyle satın alınan döviz TL’ye çevirilerek kredi kapatılmakta ve aradaki miktar kar olarak kalmaktadır.
Kredi faiz oranlarının düşük olduğu dönemlerde nispeten uygulanabilir bir yöntem olarak değerlendirilebilirken, kredi faiz oranlarının yüksek seyrettiği dönemlerde zarar etme olasılığı yüksektir.
Çekilen kredinin faiz oranı ve masraf tutarının hesaplanarak, alınacak döviz fiyatındaki artışın kredi geri ödeme maliyetinin üzerinde olması durumunda ancak kar elde edilebilecektir. Zaten genel olarak yatırım yapmak birçok riski barındırdığından kredi ile döviz satın almakta riskli bir işlemdir.
Kredi çekerek döviz satın almak isteyen kişilerin öncelikle kaç aylık vade ile çekilecekse kredi taksit ödemelerinin mevcut gelirleriyle rahat ödenebilir seviyede olması gerekli. Döviz fiyatının kısa sürede çok artacağı düşüncesiyle ödeme kapasitesinin üzerinde kısa vadeli çekilecek krediler geri ödeme noktasında problem yaratabilir. Döviz tahmin edildiği gibi artmayabilir ve beklenmek zorunda kalınabilir. Bu nedenle kredi çekerek döviz satın almak isteyenlerin hesaplarını iyi yapmaları gerekmekte.
Döviz fiyatlarının kısa sürelerde aşırı arttığı dönemler öncesinde, artış olacağı yönünde analiz yapan kişi ve kurumlar bu durumdan fayda sağlamaktadır. Ticarette olduğu gibi ekonomik gelişmeleri yakından takip eden ve geleceğe yönelik doğru tahminlerde bulunan kişi ve kurumlar bu doğru öngörüleri nedeniyle kar elde etmeleri kaçınılmazdır.